STEM
STEM (Science, Technology, Engineering, Mathematics) eğitimi okul öncesinden yüksek öğretime kadar tüm sınıf seviyelerini kapsayan bir yaklaşımdır. Öğrencilerin problemlere disiplinler arası bakış açısıyla bakmasını, yeni nesil eğitim yaklaşımıyla bilgi ve beceri kazanmasını hedefler. STEM, bireyleri başarılı olma ve bu değişen dünyaya uyum sağlama becerileriyle güçlendirmeyi amaçlar. Öğrenciler ezberden uzak bir şekilde araştırma ve sorgulama yaparak öğrenirler.
Dört disiplin iç içe geçmiş şekilde günlük hayata transfer edilerek kullanıldığı için öğrenmede kalıcılık sağlanır.
STEM eğitimi erken yaşta problemlere yaratıcı çözümler üreten, değişimlere uyum sağlayan, iletişim becerileri güçlü, donanımlı ve kendine güvenen bireyler yetişmesine katkı sağlar. STEM çalışmalarında öğrenciler, tasarladıkları STEM ürünlerinin patentini alabilecekleri gibi iş sahasına çıktıklarında da bu alandaki kariyer fırsatlarını değerlendirebilirler.
STEM eğitimi ve teknolojinin uygulanması, her öğrenciye yaratıcılığını kullanma, eleştirel düşünme becerisini geliştirme ve sayısal düşünme becerisi kazandırır. STEM’ i geleneksel eğitimden ayıran nokta, harmanlanmış öğrenme ortamı ile problem çözme becerisinin gerçek hayattaki uygulamalarına odaklanarak, öğrencilere bilimsel yöntemin günlük hayata nasıl uygulanabileceğini göstermesidir. Bu becerilerin kazandırılması için STEM eğitimine erken çocukluk döneminde başlanması önemlidir.
Teknolojinin de içinde bulunduğu projeler ve faaliyetler ile bilimin uygulanmasını vurgulamak ve öğrencileri gelecekteki derslere hazırlamak için STEM eğitimi önem arz etmektedir.
STEM, öğrencilerin aşağıda sıralanan 21. Yüzyıl becerilerinin gelişmesine katkı sağlar:
. Fen, Matematik ve Teknoloji okuryazarlık düzeylerini artırır.
· Eleştirel ve kritik düşünme becerisi kazandırır.
· Günlük hayatta karşılaşacakları hayat problemlerinin farkına varmalarını sağlar.
· Üreten birey olmalarını katkı sağlar.
· Yaratıcılığı artırır.
· İşbirlikçi çalışma becerisini güçlendirir.
· Kişilerarası iletişim becerilerini geliştirir.
· Değişime ve yeniliğe karşı merak duygusunu uyandırır.
· Girişimcilik becerilerinin gelişmesine destek olur.
· STEM kariyer alanlarında duyulan ihtiyacı karşılamalarını kolaylaştırır.
İNGİLİZCE
Çocuklarımızı Yabancı Dile Maruz Bırakıyoruz. Okulumuzda çocuklarımız eğlenerek, dinleyerek ve sıkılmadan her gün ingilizce maruz bırakılarak dil öğrenme gelişimlerini tamamlayacaklar. “Yabancı dil eğitiminde en kazançlı dönem 3-7 yaş arası. Bu süreçte çocuklar dil öğrenme gelişimlerini tamamlar ve sembollerle düşünmeye başlar.” 0-3 yaş arasındaki bebekler bile ana dili dışında bir yabancı dile maruz kalırsa “aynı anda öğrenme” denilen yöntem ile her iki dili de öğrenebiliyor. Dolayısı ile doğumdan itibaren yabancı dil eğitimi, en azından bebeği öğretilmek istenen dile maruz bırakarak, onunla konuşarak ve müzik dinleterek başlatılabiliyor. Bebeklere söylenebilecek ya da dinletilecek İngilizce ninni bile onların bu dili hafızalarına kaydetmelerini sağlıyor. İngilizce eğitime bu yaşlarda başlanmadı ise de geç kalınmış sayılmaz. Dil öğrenme yetkinliği ilerleyen yaşlarda da devam ediyor. Örneğin, 5 yaşındaki çocuk yabancı dil konuşulan bir anaokuluna gönderilirse, daha önce dil öğrenmeye başlayan çocuklarla arasındaki farkı hızla kapatabiliyor. Farklı bakış açıları yakalarlar.Çocuklar ben-merkezlidirler, diğer insanların bakış açılarını algılayamazlar. Bu dönemde onlara sunulan ikinci dili, bir bütünsellik içinde bakarak benimser ve algılarlar. Yabancı dili eğlenerek öğrenebilirler. Diğer ders ve sınavlarda daha başarılı olmalarını sağlar.Yabancı dil çocuğun matematiksel ve bilimsel kabiliyetini geliştirir.Sadece yeni bir dil öğrenmek olarak görmemeli. Öğrencinin zihnindeki birtakım kabiliyetleri de çalıştırdığı kanıtlanmıştır. Özgüvenlerinin artmasını sağlar. Daha geniş bir kültür anlayışına sahip olur. Çocuğun öğrenme hızı yetişkine göre daha hızlıdır.Bambaşka bir kültür içinde yaşarlar. Konuşmaktan çekinmezler.
Jimnastik
Öncelikle ailelerin spor bilincini hem kendileri hemde çocukları için edinmelerini ve bu doğrultuda geç kalmadan harekete geçmelerini öneriyoruz. Çünkü özellikle okul öncesi çocuklarda hareketliliği sağlayacak aktivitelerin yapılması, yaş dönemlerine göre hazırlanmış özel programlarla, doğal gelişimlerinin desteklenmesi gerekmektedir. Jimnastik öncelikle spor yapma kültürünü çocuklara aktardıktan sonra onlara en doğru aktivitelerin yapılması için bilinçli tercih imkanı sunmaktadır. Bu nedenle spor dalı seçmeden çocukların doğal gelişim ihtiyaçlarına cevap veren doğru programlar uygulayan bir eğitim merkezi tercih edilmelidir. Deneyimli eğitmenlerimizle; çocuklarımızın fiziksel yeteneğini gözlemleyerek çocuklarımız için doğru bir yol çizilmesine katkıda bulunacağız.
Zumba Kids
Özellikle spor alışkanlığı olmayan çocuklarda muhteşem sonuçlar alınmış son yılların en etkili müzik ve spor aktivitesidir, Zumba yapabilmek için çocuğunuzun dansı, sporu sevmesine gerek yok çünkü bu süreç içerisinde Spor, onlar için vazgeçilmez olacağına emin olabilirsiniz. 2-12 yaş aralığındaki çocuklar için dizayn edilmiş bir Zumba çeşididir. Çocukların zevk alacağı şarkılar ve onların yapabileceği hareketler eşliğinde yüksek enerji seviyesine sahip bir egzersizdir. Zumba kıds çocuğunuzun odaklanmasını ve kendine olan güvenini sağladığı gibi metabolizmasını hızlandırır. Ayrıca koordinasyon yeteneğini de geliştirir. Zumba kids, sınıfları çocukların yaşına ve sevebilecekleri müziklere göre orjinal zumba figürleriyle desteklenen özel koreografilerden oluşuyor. Peki çocuklar için özel zumba nasıl yapılıyor? Adımlar azaltılır, yani basitleştirilir, farklı oyun ve aktiviteler eklenir, bir de kültürel dans elementleri de yerleştirilerek zumba derslerine uygun hale getirilir. Böylece çocukların ilgisini çekebilecek dans ve müziklerle dersler bir parti havasında geçer.
Orf ve Ritm
Orf ve Ritm